Her ilginç insanda gerçekten otizm var mı? Bunlardan herhangi biri var mı?
30 Mayıs 2018’de yayınlandı
Bu yazıda, otizmin zaman içinde nasıl değiştiği ve bu değişikliklerin neden meydana geldiği konularına odaklanılmıştır. Otizmin tanımlanması ve sınıflandırılmasındaki değişikliklerin, özellikle Amerikan Psikiyatri Birliği’nin tanı standartları olan DSM’nin farklı sürümleriyle ilişkilendirildiği belirtilmiştir.
Yazar, otizmin halk arasında nasıl algılandığının, televizyon dizileri ve popüler kültürdeki karakterler aracılığıyla nasıl değiştiğine dikkat çekmiştir. Ayrıca, otizmin bir “spektrum” olarak tanımlanması ve bu spektrumun genişleyerek kimlik tanılarını içermesi, otizmli bireylerin sayısındaki artışa neden olmuştur.
DSM-III-R ve DSM-IV’ün otizmin tanımlanmasındaki değişikliklere odaklanan yazar, bu sürümlerin otizm ve zihinsel engellilik arasındaki ilişkide de değişikliklere neden olduğunu belirtmiştir. Özellikle, otizm spektrumuyla ilişkilendirilen bireyler arasında kimlik tanısının sıklığının arttığını ifade etmiştir.
Yazar, DSM-5’in otizmin tanılanmasında daha fazla değişiklik getirdiğini ve bu değişikliklerin otizmin tanısını daha geniş bir populasyona yaydığını vurgulamıştır. Erken tanının artmasıyla birlikte, otizmli olmayan bazı çocukların da otizm tanısı aldığı belirtilmiştir.
Sonuç olarak, otizmin ne olduğu ve nasıl tanımlandığı konusundaki değişikliklerin, hem profesyoneller hem de halk arasında nasıl algılandığını etkilediği ve otizmli birey sayısındaki artışın bu değişikliklerle ilişkilendirilebileceği üzerinde durulmuştur.